Aylardan Temmuz… Şalom DERGİ açısından 2022-2023 döneminin sonu… Tatil zamanımız geldi!

Ahhh…. Bu dönemde neler-neler yaşandı… Geride bıraktığımız ayların büyük bir bölümünü, seçimler – ekonomik durum – tartışmalar – iddialarla geçirmedik mi? “Demokrasi” deyip dururken seçim sandıklarına gidip geldik. O – bu – şu / beğendik – beğenmedik derken, şimdi yeni bir dönemin eşiğindeyiz.

Tekrar ve yeni baştan umutlarımızı çantalarımıza doldurup yolumuza devam edeceğiz, hep birlikte. Hatta tatillere çıkacağız, adalara, modalara gideceğiz ve “keşke”lere yer vermeyeceğiz… benim temennim bu!

“Keşke” sözcüğünü oldum olası hiç sevmedim. Bana geçmişe saplanmayı, kalıplara sıkışmışlığı hatta başarısızlığı çağrıştırır.

Geçtiğimiz günlerin birinde, bir dost, hayatımdaki “keşke”leri sormasın mı? Duraksadım ve yanıt veremedim. Eve döndüm ve düşündüm. Hayatımda değiştirmek isteyeceğim ne yaşamıştım? Uzunca bir süre anılarımın arasında birçok virajdan dönüp durdum. Ve buldum!

Taaa ilkokul günlerime döndüğümde, uzunca bir dönem annemin, öğretmenlerimle konuştuğu Türkçesinden utandığımı hatırladım. ‘R’leri Fransız aksanında… Halbuki o bir Cumhuriyet çocuğuydu. Büyüdüğü evde Yidiş ve Fransızca konuşulurdu. Avusturya Lisesinde kullanımda olan dil Almaca idi. Sefarad lisanını, Judeo Espanyol’u evlenip geldiği evde birlikte yaşadığı kayınvalidesinden öğrenmişti. Annem ile babam geleceğimize yatırım olsun diye evde Fransızca konuştular. Bu satırları yazarken bile annemden utandığım o günlere hayıflanıyor, “çocuktum işte” diyemiyor, o günler adına hala “keşke” diyorum!

Yaşanan tüm olumsuzlukları neticeye varmışçasına yargılamadan önce, zamana zaman tanımak gerektiğini yaş aldıkça öğrendim. Özellikle başarısızlıklar konu olduğunda, başımıza ne gelirse gelsin hayra yormanın gelecek günlerin bize taşıyacağına yönelik umutlarımızı heba etmemeli. Çünkü bizi doğruya götürecek olan elbette hatalarımız değil mi?

Haydi sevgili dostlar, çantalarımıza, valizlerimize, zihinlerimize umudu dolduralım. Güneşin ışınlarının parlattığı doğada iç dünyamıza dönelim. Bardağın dolu yarısına şükrederek zamana zaman tanıyalım.

Ağustos ayında DERGİ’miz de tatilde! Eylül’de yepyeni bir şevkle tekrar ve yeni baştan yayınımıza sarılacağız, yaşamların en güzel renklerinden olan sanat, edebiyat ve kültürden seçmelerle karşınızda olacağız.

Hiçbir “keşke”ye yer vermeden güzel bir tatil yaşamamız dileğiyle…

SUZAN NANA TARABLUS